Bir Kelime Hatası Mahkeme Kararını Nasıl Değiştirir?

Hukuki Çeviride “Bir Kelime” Ne Kadar Önemli Olabilir?

Tercüme dünyasında sıkça duyulan bir söz vardır: “Tıp çevirisinde hata bir insanı öldürebilir, ama hukuki çeviride bir hayatı mahvedebilir.” Hukuki belgelerde yapılan en küçük kelime hatası bile, mahkeme kararlarını, sigorta yükümlülüklerini ya da tarafların haklarını kökten değiştirebilir. Çünkü bu belgeler yalnızca bilgi taşımaz; bağlayıcı, yasal sonuçlar doğuran metinlerdir.

Bir Kelime Hatası Mahkeme Kararını Nasıl Değiştirir?
Gerçek Örnek: “Shall” mı, “May” mi?

Gerçek Örnek: “Shall” mı, “May” mi?

İngilizce hukuki metinlerde “shall” zorunluluk, “may” ise izin anlamına gelir.
Bir Amerikan şirketiyle Türk bir yatırımcı arasındaki anlaşmada çevirmen şu ifadeyi yanlış çevirmiştir:

  • Orijinal: “The Contractor shall obtain all necessary permits.”
  • Hatalı çeviri: “Yüklenici gerekli izinleri alabilir.”
  • Doğru çeviri: “Yüklenici gerekli izinleri almak zorundadır.”

Bu fark küçük görünse de mahkemede şu sonuç doğmuştur: Yüklenici, gerekli izinleri almadığı hâlde sorumlu tutulamamış, çünkü çeviriye göre bu yalnızca bir “seçenek”ti.

Sonuç: Davacı taraf 2 milyon dolar tazminat kaybetti. Bu olay, çeviride “niyetin” değil, kelimenin hüküm doğurduğunu gösteriyor.

Kelime Hatasının 4 Temel Nedeni

  1. Kültürel Eşdeğer Eksikliği:
    Türk hukuk sisteminde olmayan bazı kavramlar (örneğin “tort”, “injunction”, “liability”) yanlış yorumlanabilir.
  2. Bağlam Duyarsızlığı:
    Aynı kelime farklı belgelerde farklı hukuki ağırlıklar taşır. “Claim” bazen “talep”, bazen “dava” anlamına gelir.
  3. Hukuki Terim Bilgisinin Eksikliği:
    Yalnızca dil bilgisine güvenen, hukuk terminolojisine hâkim olmayan çevirmenlerde sık görülür.
  4. Kontrol ve Revizyon Eksikliği:
    Çevirinin ikinci bir uzman tarafından kontrol edilmemesi, hataların tespitsiz kalmasına neden olur.

Gerçek Olay: Avrupa Birliği Çevirisinde Skandal

2004 yılında Avrupa Birliği Komisyonu’nun bir yönergesi, Fransızcadan İngilizceye çevrilirken “applicable law” (uygulanabilir hukuk) ifadesi “current law” (yürürlükteki hukuk) olarak çevrildi. Bu hata, birkaç üye ülkede farklı yasaların uygulanmasına ve hukuki kaosa neden oldu. Sonrasında AB çeviri birimi “çoklu kontrol sistemini” zorunlu hâle getirdi.

Hataları Önlemenin 5 Yolu

  1. Çevirmen Seçiminde Uzmanlık Şartı: Her çevirmen her metni çeviremez. Hukuki çeviriler yalnızca bu alanda eğitimli uzmanlara verilmelidir.
  2. İkinci Göz Prensibi: Her çeviri, ikinci bir uzman tarafından “legal proofreading” sürecinden geçmelidir.
  3. Terim Bankası Kullanımı: Kurumsal tercüme büroları, kendi hukuk terminolojisi veri tabanlarını oluşturmalıdır.
  4. Bağlam Tabanlı İnceleme: Bir kelimenin anlamı sadece sözlükte değil, belgede taşıdığı fonksiyonda aranmalıdır.
  5. Teknoloji Destekli Kontrol: Yapay zekâ destekli doğrulama araçları, terim tutarlılığını önemli ölçüde artırabilir.
Gerçek Olay: Avrupa Birliği Çevirisinde Skandal

Sonuç: Hukukta Kelime Değil, Kader Çevrilir

Bir kelime bazen bir hayatı, bazen bir şirketin geleceğini belirler. Hukuki çeviri yalnızca “metin aktarma” işi değildir; adaletin dilini doğru kurma sanatıdır.