Huzurevinde Bir Teğmen
Garip yerlerdir huzurevleri, gidenler bilir. İçeri girdiğinizde birçok faklı duyguyu aynı anda hissedebilirsiniz. Orada kalan her kişinin gözünde bambaşka dünyalar, bir sürü yaşanmışlıklar vardır. Ben de hem huzurum yerine gelsin, hem de bu gözlerdeki dünyaları daha çok görebileyim diye gelebildiğim en sık sürede – yaklaşık iki haftada bir- huzurevine uğramaya çalışıyordum.
Huzurevlerine gittiğimde çoğu kişiye kitap okur, hemen hepsiyle de sohbet ederim. Şimdiye dek hepsi sevgiyle yaklaştı bana. Fakat hayranlık duyduğum Hilmi Amcanın yeri bende hep ayrı oldu. O beni her zaman diğerlerinden daha farklı bir ilgiyle dinler, iki haftada bir uğramazsam çalışanlardan biri yoluyla beni aratırdı. Sıcacık sevgisini de odasına girer girmez hemen hissedebilirdiniz.
Geçen ay gittiğimde Hilmi Amcanın yanına gidip yaklaşık yarım saat kitap okudum. Hilmi Amca emekli bir teğmendi. Savaş ve yaşanmışlık öyküleri okurdum hep ona. Naif, kibar ve beyefendi bir adamdı. “-dı” diyorum, çünkü Hilmi Amca’yı ne yazık ki geçen hafta kaybettik.
Bu dünyadan gitmeden önce çok güzel bir defter vermişti bana. Özenle tutulmuş bir günlüktü bu. Günlük Hilmi Amca’nın kaleminden çıkmıştı. Yaprakları sarı, kapağı incelmiş bu defteri incelerken arasından düşen başka bir sayfaya engel olamamıştım. Kâğıtta İtalyanca veya Fransızca, uzun bir yazı yazıyordu. İtalyanca veya Fransızca demiştim o an kendime, ancak bir şey bildiğimden değil. Yazım şeklinden biraz tahmin edebiliyordum sadece.

huzuevi
Defteri ve kâğıdı Hilmi Amca verdikten sonra el üstünde tuttum hep. Tuttum tutmasına fakat henüz tercüme ettirip okumamıştım. Hilmi Amca’nın haberinin geldiği gün tercüme ettirme kararı aldım. Tercüme yapıldı, kâğıdı aslında Hilmi Amca’nın Fransız asıllı eşinin ilk sevgililik dönemlerinde ona yazdığı ortaya çıktı. Mektubu oldukça duygulanarak, etkilenerek okudum. Güzel duyguların barındığı güzel bir kalpten çıkan, özenle ve aşkla seçilmiş bu kelimeleri okumak benim için ilk olan, bambaşka bir duyguydu.
(Not : Bu makale’yi facebook hesabımızda da paylaştık.)
Burcu ÖZSEN
18.12.2017
Ankara