Hatırladıkça
Geçenlerde aklıma gençliğimin en utanç verici anılarından biri geldi. Öğrencilik zamanlarımdan sonra uzun süre iş bulamamıştım.
Hem bir yere kapanıp çalışmak istemiyordum hem de para kazanmam gerektiğini biliyordum. Öğrencilik zamanlarımda bir arkadaşımla aynı evde kalıyor ve öğrencilik hayatını paylaşıyorduk. Arkadaşım İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü okuyor, aynı zamanda tüm yabancı dillere de büyük ilgi duyuyordu. Öğrencilik hayatı boyunca da kitap tercüme etme, edebi metin düzeltmeleri gibi işlerde keyifle çalışmıştı. O kadar ki para almasa yine de çalışırdı. Öyle de hızlı ve titiz çalışırdı ki, ona hayran kalmamak elde değildi. Tek başına Yeminli Tercüme Bürosu gibi iş teslim ederdi.

kitap tercüme
Öğrenciliğimiz bittiğinde ben kendi şehrime dönmedim. Aynı evde kalmaya devam ettim. O ise kısa süreliğine evine döndü. Ama onun da iş planları bu şehirdeydi. Bu yüzden çok geçmeden yanıma geri geldi. Gelir gelmez de kendine bir iş buldu. Ben ise hala işsizdim. O yeni işinde biraz daha eğitim alanına yönelmişti ve bu doğrultuda çalışıyordu. Ama bana sürekli öğrencilikte yaptığı İngilizce Kitap Tercüme işini ne kadar özlediğinden bahsederdi. Eve yorgun geldiği bir gün “Sevdiğin işi yapmak insanı yormaz” dedi. Hala az kazandığı, eski işlerini özlemesi artık garip geliyordu bana. Ama o an aklıma dün gördüğüm bir iş ilanı geldi. “Kızılay Tercüme Bürosu için İngilizce kitap çevirisi yapacak eleman aranıyor.” Her şey o gün başladı. O ilana başvurdum. Evden çalışabilirsiniz ancak önce gelin bir tanışalım dediler. Gittim bir süre sohbetten sonra örnek bir metin çevirisi yapmamı istediler. Çeviriyi gün içinde yapıp yollayabileceğimi söyledim. Ve işe başladım.
Tahmin edersiniz İlkokulda okuyan yeğenimin ödevine bile yardım ederken zorlanacak kadar az İngilizcem vardı. Arkadaşıma bir tanıdığımın yardıma ihtiyacı var diyerek, işlerimi yaptırdım. İşverenden aldığım övgüleri ise utanç içinde dinledim hep. Ankara’daki Kitap Tercüme işini bir süre sonra bıraktım. Ancak ne büroya ne de arkadaşıma bu yalanımdan asla bahsedemedim. Çok kere en azından arkadaşıma söyleyip, bu vicdan yükünden kurtulabilmeyi düşündüm ama karşısına geçince bir türlü kelimeleri toparlayamadım. Yıllar geçti hala bu işten kazandığım para için utanırım.
Simge AKKAYA
30.12.2017
Ankara